Evlilikte Aldatma: Aldatılan ve Aldatanın Psikolojisi

Aldatma, kuşkusuz ki bir evlilik için yıkıcı, zorlayıcı ve kriz yaratan bir olgudur. Aldatılan taraf için olduğu kadar aldatan kişi için de zordur. Güven duygusunu tamamen zedeler ve güveni kazanmak o kadar kolay değildir. Güveni yeniden kazanmak oldukça zordur fakat kaybetmek çok kolaydır. Aldatılan kişi öncelikle şok duygusu yaşar. Ardından kendisini sorgulamaya, eleştirmeye başlar. Özgüven yaralanır. Ancak suç genellikle aldatılan kişide değil, aldatan taraftadır. Aldatılan kişi aynı zamanda “kaybetme” duygusunu da yaşar çünkü hayatını paylaştığı, güvendiği, aile kurduğu kişi ona ihanet etmiştir.

Kırılan güven duygusunun sonucunda çiftler arasındaki paylaşım yok denecek kadar azalır, cinsel yaşamları zarar görür. Ancak aldatılmak her zaman evliliğin bitmesi gerektiği anlamına gelmez. Çiftler hala birbirlerini seviyorlarsa ve bu hatayı telafi edip evliliklerini sürdürmek istiyorlarsa bu durumun üstesinden gelebilirler. Hatta bazı evliliklerde aldatma olayı sonucunda ilişkilerin eskisinden daha güçlü bir şekilde yeniden kurulabildiği görülmüştür. Çiftler birbirine daha güçlü ve samimi bağlarla bağlanabilirler. Aldatmanın birçok sebebi olabilir. Öncelikle aldatmanın sebebi araştırılmalıdır.

Aldatma Sebepleri Nelerdir?

Evlilikte birçok aldatma nedenleri vardır ancak bunları iki ana başlıkta toplayarak özetleyebiliriz.

• Duygusal Faktörler:

Çiftler arasındaki duygusal uzaklık ve iletişimsizlik, kendisini yalnız, anlaşılmamış, ilgisiz hisseden tarafı duygusal aldatmaya itebilir. Aldatan kişilerden sıklıkla “kendimi çok yalnız hissediyorum”, “eşim benimle hiç ilgilenmiyor”, “eşim beni dinlemiyor, anlamıyor”, “artık eşimle hiçbir şey paylaşmıyoruz” cümlelerini duyarız. Bu gibi düşünceler evlilikte uzaklaşmaya ve tarafların kendilerini yalnız hissetmesine sebep olur. Evlilikte giderilemeyen samimiyet, anlaşılma ve ilgi gösterilme ihtiyacı başka insanlarla karşılanmaya çalışılabilir. Hatta aldatan kişi, bu ihtiyaçlarını gideren üçüncü kişiye aşık olduğu yanılgısına bile kapılabilir ancak bu genellikle doğru değildir. Bu üçüncü kişi sadece yalnız hisseden tarafın sevilme, anlaşılma, ilgi görme ihtiyacını karşılayan bir figürdür. Araştırmalar sonucu, aldatan kadınların daha çok duygusal sebeplerle aldattığına işaret etmektedir.

• Kompleksler: İnsanlar, yaşları ne olursa olsun her zaman beğenildiklerini hissetmek isterler. Hala arzulanabilir, beğenilir olduklarını hissedebilmek için kişiler özellikle kendilerinden küçükler ile aldatma davranışını gerçekleştirebilirler. Bu davranış genellikle menopoz ve andropoz dönemlerinde görülür. Yaşlılığı kabul etmek istemeyen, özgüven kazanmak isteyen kadın ve erkeklerde sık görülen bir davranıştır

 

• Fiziksel Faktörler:

Uzun süreli beraberliklerde çiftler arasındaki cinsellik bir süre sonra monotonlaşabilir. Bu monotonluk, çoğu zaman fiziksel sebeplerle aldatan erkekleri aldatma davranışına iter. Oysa ki eşlerin cinsel yaşamları hakkında açık açık, çekinmeden konuşmaları, ne istediklerini dile getirmeleri gerekmektedir. Heyecanı ve cinsel doyumu yüksek tutmanın yolları aranmalıdır. Erkekler, kadınların hamilelik, lohusalık ya da postpartum depresyon denilen doğum sonrası depresyon yaşaması durumlarında bekledikleri ilgi ve cinselliği görmedikleri için aldatmaya yönelebilirler.

• Cinselliği Koz Olarak Kullanma: Cinsellik bir evliliğin temel dinamiğidir. Bazı kadınlar cinselliği eşlerine karşı koz olarak kullanabilirler. Cinsellik ödül ya da ceza olarak kullanılmamalıdır. Ceza olarak cinsel istekleri reddedilen taraf, bu ihtiyacını gidermek için üçüncü kişilere yönelebilir.

      Sık Görülen Aldatma Türleri Nelerdir?

Sanal Aldatma

Sosyal medya kullanımının artmasıyla, bireylerin farklı insanlara erişim fırsatı da artmıştır. Son on yılda bu tip aldatma patlama göstermiştir. Sanal cinsellik, sanal duygusallık da birer aldatmadır. Cinselliğin birebir fiziksel olarak yaşanmıyor oluşu bu davranışın aldatma olmadığı anlamına gelmez. Sonuçta hayatınızda eşiniz dışında biri var ve siz onunla cinsel veya duygusal paylaşımda bulunuyorsunuz. Aldatma sanal ortamda olsa bile hissedilen duygular gerçektir.

Seks İşçileriyle Yaşanan Aldatma

Bu aldatma türü çoğunlukla erkeklerde görülür. Amaç cinsel arzuların tatmin edilmesidir. Duygusallık yoktur. Genellikle arzularını, fantezilerini eşleriyle paylaşmaktan çekinenler, ya da fantezileri eşi tarafından reddedilenler bu tür aldatma davranışında bulunur.

Seks veya Tutku Bağımlılığı / Aldatma Bağımlılığı

Seks veya tutku, bir diğer adıyla aldatma bağımlılarının amacı ve isteği farklı farklı kişilerle farklı deneyimler yaşamak üzerinedir. İlişkiye girilen partner sayısı, denenen farklı seks pozisyonları, gerçekleştirilen fanteziler onlar için adeta “skor” gibidir. Eşlerinin bu sadakatsizlik türünde herhangi bir hatası yoktur. Tedavi edilmesi gereken bir durumdur.

“Kaçamak” Olarak Görülen Aldatma

Alkol alınan, eğlenilen bir ortamda ya da iş görüşmesine başka bir şehre giden eş tarafından eşinin yokluğunu fırsat olarak görüp, genellikle tek seferlik yaşanan cinselliktir. Duygusal bir paylaşım yoktur. Amaç cinsel duyguları tatmin etmektir. Aldatan kişi tarafından “kaçamak” olarak değerlendirilir ve önemsizleştirilir.

Boşanma Öncesi Aldatma

Eşlerden birinin aklında evliliği bitirmek varsa, kişi mevcut evliliği dışında başka bir dala tutunarak kendini yalnız hissetmek istemez ve kendini boşanmaya hazırlar. Bu aldatma türünde eşe zaten bağlılık yitirilmiştir, onun bir önemi kalmamıştır. Genellikle cinsellik de bitmiştir.

 

İlişki Üçgeni

Bu tür aldatmada, evlilik eşi ve aldatma partneriyle olan ilişki eş zamanlı olarak sürdürülür. Aldatan kişi, eşini sever, değer verir ama aynı zamanda aldatma partnerine de benzer olumlu duygular içerisindedir. Aldatma partnerine karşı da kendisini sorumlu hisseder. Genellikle eş ve aldatma partneri farklı özelliklere sahiptir. Adeta birbirlerini tamamlarlar. Aldatan kişi ikisinden de farklı mutluluklar alır. Bu yüzden aldatan eş, evli olduğu eşini bırakmak istemez ama aynı zamanda aldatma partnerini de… Bu ilişki üçgeninde genel olarak eş, sevgi ve şefkat duygusunun giderildiği; aldatma partneriyse tutku ve aşk duygusunun tatmin edildiği taraflardır.

İntikam Duygusuyla Aldatma

Bu tip aldatmada, evlilikte önceden bir aldatma hikayesi de vardır. Aldatılan eş, intikam almak istediği için öfkelidir. Özgüvenini yeniden kazanmak için, hala beğenilir biri olduğunu kanıtlamak için ve kendini tekrardan iyi hissedeceğini düşündüğü için eşini aldatır. Aldatma davranışı gizlenebilir, ya da özellikle yakalanabilir. Aldatan kişi intikam almak istiyorsa, kendi yaşadığı olumsuz duyguları eşine de yaşatmak istiyorsa bilerek bir şekilde eşine yakalanır. Genellikle cinsel aldatmadır, bir kereye mahsustur.

Rahatlamak için Aldatmak

Bu tür ihanetlerin yaşandığı evlilikte, uzun zamandır süregelen bazı problemler vardır. Eşiyle arasında çatışmalar olan, baskı ve stres altında olan taraf, eşlerini seviyor ve beğeniyor olsa bile aldatma davranışı içerisine girebilir. Aldatma partneriyle belirli aralıklarla görüşülür. Sorumluluk almanın yükü yoktur. Aldatan kişinin adeta “nefes almak” için başvurduğu bir davranıştır bu. Aldatma partneri genel olarak eşten daha çirkin, düşük statülü olabilir fakat daha anlayışlıdır, daha şefkatli ve daha fazla rahatlatıcıdır. Kişi, eşinden göremediği ilgi ve şefkati, aldatma partnerinden görür. Bu aldatmada genel olarak suç aldatılan eştedir.

Aşık Olmak

Bazı evliliklerde, eşlerden biri aniden başkasına aşık olabilir. Aşk insanlara güzel duygular yaşatır. Heyecanlandırır, özgüven verir. Bu duygulara kapılan kişi sadakatsizlik yapmaması gerektiğini düşünemez. Aldatılan eş, kendisini sorgular, özgüven kaybı yaşar. Kendinde olmayan ama onda olan ne olduğunu sorgular fakat onun herhangi bir suçu yoktur.

 

Aldatmanın Hukuki Boyutu

Aldatma, anayasamızda boşanma sebebidir. Aldatma, evlilik içerisinde olan eşlerin, birbirlerine sadakat yükümlülüklerinin ihlal edilmesi anlamına gelir. Aldatma, boşanma davalarında görülen sebeplerin arasında, en sık görülen 2. sebeptir. Aldatma sebebiyle boşanma davası açan taraf (davacı), aldatmayı kanıtlamak yükümlülüğündedir. Aldatılan kadın nafaka ve tazminat talep edebilir. Aldatılan erkek tazminat talep edebilir.

Evlilikte aldatma sonrası, aldatılan tarafın psikolojik destek alması kişinin yararına olacaktır.

 

Her Aldatma İlişkiyi Bitirir Mi?

Bu sorunun cevabı hayır. Aldatma, illa ki boşanma sebebi değildir. Çiftler hala birbirlerini seviyor, değer veriyorlarsa ve evliliklerini kurtarmak istiyorlarsa, çift terapisi alarak bu olayı aşıp evliliklerine devam edebilirler.

Öncelikle ikinci ilişki devam ederken, terapi uygulanamaz. Öncelikle bu ilişki bitirilmelidir. Güven duygusu kolay kırılan ama çok zor kazanılan bir duygu olduğu için, tarafların birbirlerine karşı sabırlı olmaları gerekir. Aldatılan taraf güveni kırılan taraf olduğundan, çok fazla soru sorabilir, her şeyi sorgulayabilir. Aldatan tarafın bu soruları sabırla ve dürüstlükle cevaplandırması gerekir. Aldatma, aldatılan taraf için de aldatan taraf için de ayrı yıpranmalara yol açar. Aldatılan kişi ihanet, güven kaybı ve özgüvensizlik duygularıyla boğuşurken, aldatan kişi de yoğun bir şekilde kaybetme korkusu yaşar, üzerinde büyük bir baskı stres kaynağı vardır. Terapiye gelen danışanlar, bireysel terapi mi yoksa çift terapisi mi almaları gerektiklerinden emin olamazlar. Öncelikle çift terapisi muhakkak alınmalıdır çünkü sadakatsizlik bir ilişki problemidir. Ancak aldatma/aldatılma sonucunda yaşanan travmalara bağlı olarak, kişiler bireysel terapi almak da isteyebilirler.